Dissosiyatif Kişilik
Dissosiyatif kişilik, bireyin benlik bütünlüğünü korumak amacıyla yaşantılarını, duygularını veya kimlik parçalarını birbirinden ayırdığı bir yapıdır. Bu kişiler zaman zaman geçmiş olayları hatırlamakta zorlanabilir ya da kendilerini dışarıdan izliyormuş gibi hissedebilir. Bu örüntü, genellikle yoğun travmatik deneyimlere karşı bir savunma olarak gelişir.
Duygular ve Düşünceler
Dissosiyatif yapıda kişiler, yüksek stres anlarında gerçeklikten kopma duygusunu yoğun biçimde yaşayabilir. Duygularını bastırmak yerine sanki kendilerine ait değilmiş gibi deneyimleyebilirler. Geçmişte bu, ağır duygusal yükten korunmanın bir yolu olmuş olabilir; bugün ise günlük işlevselliği zorlayan bir kopukluk biçimine dönüşebilir. Mizaç olarak kırılgan, duyarlı ve içe dönük olabilirler; duygusal tepkilerde ani değişimler gözlenebilir.
Savunma Mekanizmaları
Bu yapının merkezinde dissosiyasyon bulunur. Kişi, travmatik yaşantı ile benliğini ayırarak duygusal çöküntüyü önlemeye çalışır. Geçmişte bu savunma hayatta kalmayı kolaylaştırmış olabilir; günümüzde ise benlik bütünlüğünü zayıflatabilir. Bazı durumlarda kimlik parçaları birbirinden kopuk şekilde deneyimlenir, bu da kişinin kimliğini süreklilik içinde hissetmesini engeller.
Nesne İlişkileri
Çocuklukta güvenli ve tutarlı bağlar yerine reddedilme, ihmal veya karmaşık bakım deneyimleri, dissosiyatif örüntünün temelini oluşturabilir. Geçmişte bakım verenin tutarsızlığı, çocuğun güvenli bağ geliştirememesine yol açabilir. Bugün ise ilişkilerde yakınlık ile uzaklaşma arasında gidip gelme, bağlanma korkusu veya ani kopuşlar görülebilir. Kişi bazen yoğun biçimde bağlanırken, başka zamanlarda kendini yabancılaşmış hissedebilir.
Kendilik Algısı
Kendilik algısı çoğu zaman parçalıdır. Farklı durumlarda, sanki farklı kişilik özellikleri devredeymiş gibi hissedilebilir. Bu parçalanmışlık, kişinin kim olduğunu sorgulamasına ve yaşantılarının gerçekliğinden emin olamamasına neden olabilir.
Sonuç
Dissosiyatif kişilik yapısı, geçmişte hayatta kalmaya yardımcı olmuş ancak bugün işlevselliği sınırlayabilen bir savunma biçimidir. Bu yapıyı anlamak, bireyin kendini parça parça değil bütün olarak deneyimlemesine destek olabilir. Kişi, geçmişteki travmatik bağlanma deneyimlerinin bugünkü ilişkiler üzerindeki etkilerini fark ettiğinde, daha istikrarlı bağlar kurma ve kendilik algısını güçlendirme yolunda ilerleyebilir. Psikanalitik yönelimli çalışmalar, bu kopuk parçaların bir araya gelmesini ve kişinin yaşamında süreklilik hissinin yeniden inşa edilmesini hedefleyebilir.
Dissosiyatif kişilik özellikleri hakkında daha fazla bilgi almak veya destek arayışındaysanız,
Nişantaşı’nda psikolog desteği için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

